Merhaba, öncelikle tüm definecilere selam olsun. Arkadaşlar rüyamda kaplumbağa işreti gördüm. İşaretin bulunduğu alandan aşağıya doğru kazmaya başladım. Tabi toprak ok yumuşak. Sonra kazmayı vururken bir ince ses geldi küp diye sevindim. Ama kup görünmüyordu. Sonra toprağın içine elimi attım. Küpü çıkarmaya çalışırken içinde kırıldı, ve nasıl olduysa toprak altında kırılan sikkeler toprağın üzerinde çıktı. Sonra ben tek tek toplamaya başladım.
5 tane Bizans dönemine ait sikke gördüm. Sonra diğerleri ise normal gümüş sikkeleri buldum. Toprağın üzerinde tek tek toplarken sonra köyden tanıdığım iki çocuk geldi. Sonra onlar da bu defineyi gördü. Onları kandırıp köye yolladım. Sonra beyaz bir poşete koydum ve birden uyandım. Sizce bu rüyanın bir anlamı var mi ?
Yorum: Çok güzel bir rüya maşallah, eğer rahmani ise. Lakin her şeyden evvel şunu sorayım ”rüyadan uyandığında sırtın ve malum yerin açık mıydı” .))) Yanlış anlama bende çok rüya görürüm ve uyandığımda kaba etlerim açıkta bulurum kendimi. O kısım hava alınca beyne fazla oksijen gidiyor galiba.))) Arkadaşlarında ağzına sakız oluyorum tabi sık sık .)))
Cevap: Üzerimde battaniye vardı. Kalktığımda sadece kol dışardaydı. Belki bilinç altıda olabilir. Ama rüya tabirlerinde baktığım da define ile alakalı bir durum yok yani. Biraz kafam takıldı. Sonuçta rahmani bir rüya ise karşılığını kimse bilmez ama kirmanı ve diğer unlu rüya tabircileri ayni şeyleri söylemiş.
Diğer yorum: Kimseye anlatmayıp, 2 rekat şükür namazı kılıp kimseyle görüşmeden niyetini bozmadan rüyanda gördüğün yeri kazsaydın olurdu. :) Ama geçti.
Diğer Cevap: Beyaz poşet vb kısımlar ayrıntılardır aslında rüyada. Mesela istihare yani Allah’a danışmak icin yapılan rüyada renkler önemlidir. Siyah kırmızı sarı iyi değildir. Ama beyaz yeşil vs iyidir. Bunun gibi düşünmek lazım. Ha bilinçaltı olması muhtemel.
Birkaç sene evvel Ankara’ya giderken Yozgat’ın Akdağmadeni civarında yolun sol kısmında zirvede görünen birkaç oda mezar girişi açılmış halde gördüm. Hemen karşısı yani yolun sağ tarafında ise dimdik sivri kabak gibi ortada kale gibi kayadan tepe gördüm. Tabi araçla hızla geçiyoruz ayrıntıları göremedim.
Neyse bunu bi arkadaşıma anlatmıştım bu işe yeni başlayan bi arkadaşa.
Aradan yıllar geçti bu arkadaş o civarda bir köye öğretmenliğe başladı. Bir gün rüyamda öğlene doğru 10-11 gibi bu yeri gördüm. Yolun sağ tarafındaki o sivri büyük kayadan tepenin orada 6-7 kişi dolaşıyoruz ve bir dere var. Ben dereye bakıyorum ki askeri zırh giymiş 2 metre boyunda balıklar var. Başlarında ise Romalı general miğferleri. O tepeye çıkıyorum oymalar merdivenler vs var ve çeşitli altın gümüş bakır sikkeler topluyorum. Yanımdakilere de diyorum ki ” burası iyi bir nokta çok ciddi malzeme toplayabiliriz” Tabi yanımdakiler sallamıyor beni.
Neyse uyandım saat 11 civarı. Aradan 2 saat geçti o civara yakın köyde öğretmenliğe başlayan arkadaş aradı. Dediki ”tahmin et neredeyim”. Bilmiyorum dedim. Senin bana yıllar evvel anlattığın yere geldik 7 kişi geziyoruz çok güzel resimler getiriyorum sana dedi. Aynı gün resimleri yolladı internetten rüyamda gördüğüm ne varsa o var .)))
Tabi bir eksigi var rüyanın oda ben orda yoktum ve tabi sikkelerde toplanamadı .))
O gün bugündür oraya hala gidecem düşün.
Diğer Cevap: Genelde hepimize olur bulduğumuz yerleri hep kazarız bilinç altı sanırım. Fakat rüyada define olayı başka bir şey. Hiç bu işler ile alakası olmayıp normal hayatını sürdüren bir kişi sıradan bir günde birden bire rüya görebiliyor. Bence bu bilinç altı değil. Birde rüyalar konusu apayrı bir ilim. Arkadaşım dediği gibi arkadasın 2 rekat şükür namazı en iyisi.
Bende bir şey anlatmak istiyorum. Bundan 20 sene evvel bende buna benzer bir rüya görmüştüm benim yaşadığım köyde köy kenarı bar akar suyumuz vardır. Bu suya yakın küçük bir tepe vardır ve kendimi o tepenin civarında büyük bir taş var. Ve ben rüyamda o taşı altını kazıyorum ve kendimi bir mağara içinde buluyorum. İşin ilginç tarafı ben bu rüyayı tam 3 kere görmüş olmam. Ve her defasında hep aynisini gördüm. Ve 3 kez sonra bir daha hiç görmedim. Ama son kez gördükten sonra aradan bir sene zaman geçti ben kimseye anlatmamıştım. Bir gün o yere gitmeye karar verdim. Sadece merak etmiştim bakalım aynen rüyamda gördüm gibimi. Taş var mıydı yoksa yok muydu?
Tam o rüyamdaki taş oradaydı aynen rüyamdaki gibi. Bide tam bu taşın üstünde bir nisan vardı sanki üzerinde kaynak suyu akarmış gibi, tastan bir oluk gibi yapılmış. Ve bende bu oluğa su doldurdum bakalım su nereye akacak ve tahmin edin ki su tam bu kayanın üstüne aktı ve böyle tam tamına 20 sene yada 25 sene oldu ama o nişan halay orda olduğunu biliyorum.
Yorum: Bende rüyamda aynı yeri farklı zamanlarda farklı şekilde 3 kez gördüm. Sonra ne mi oldu? tabii ki boş çıktı. İnsan kendini bir şeye şartlandırdığında o konuyla ilgili yığınla rüya görebilir.
Rüya İle Malum Olabilir
Rüyada malum olabilir, olmaz diye birsey yok. Sadece dillendirmemeniz daha hayirlidir.. Al abdestini oku bildiğin duaları belki rüyanız hayra çıkar.. Rüyalar sadece bilinç altındaki şeyler değildir.. Tipta veya bilimde çoğu şey hurafe yada imkânsız olarak görülebilir. Ama Allah’ın kime neyi nasıl gösterteceği belli olmaz.
Bizim iş yerinden bir arkadaş kendi memleketinde abisinin rüyasına giren bir yer için araştırma yapıyor. Araştırmalar sonucu bir ermeni vatandaşın adres ve telefonuna ulaşıyor. Benim yanımda aradı selam kelamdan sonra meseleye girdi anlattı. Ermeni vatandaş yanaşmadı. Bölge güneydoğu olduğu için ve daha önce bir kaç kere paçayı zor kurtardığı için gitmek istemedi. Bunun üzerine arkadaş zor da olsa ermeni vatandaştan randevu aldı. Dün birlikte gittik İstanbul’da bir caminin önünde randevu yeri.
Gittik bir saat bekledik gelmedi telefonlara cevap yok. Millet caminden çıkınca en son çıkan bizim vatandaş oldu. 72 yaşında bir sakallı bir amca bir de fırça yedik neden namaz üzerinde aradınız diye. Amcamız Müslüman olmuş dinine bağlı biri. Bir yerde oturduk hoş beş ve arkadaşın abisi direk meseleye girdi. Bundan 12 yıl önce rüya gördüğünü ve gidip yeri kazdığını kazarken ağzı bağlı bir çuval çıktığını eliyle tutup açmaya çalıştığını sonra korkup çukurdan çıktığını ve diğer yanındaki arkadaşına sen gir dediğini arkadaşı girdiğinde çuvalın kaybolduğunu söyledi.
Bunun üzerine yaşlı amca o senin nasibindir öncelikle bir kere sen o çukurdan çıkmayacaktın dedi. O çuval önce en korktuğun hayvan olacaktı ama sana kesinlikle zarar vermeyecekti. Korkup kaçmasaydın ve ya korkudan ölmeseydin 3 dakika içinde sarı kız olup ayağının dibine dökülecekti dedi. Bunun üzerine arkadaş da peki amca şuan bir çıkar yolu yok mu deyince. Amca o malzeme 7 yıl sonra yine o bölgede bir yerde 7 metre yerin altına tekrar gelir lakin aynı yer olmayabilir dedi. Bunun için oraya akşam ile yatsı namazı arasında gideceksin dedi giderken üzerinde kendine ait eski bir ceket giyeceksin dedi. Bir meşe ağacından ateş yakacaksın dedi. Küllerini eleğin ters yüzü ile o kazdığınız nokta üzerinde eleğin içi noktasında 3-5 cm lik bir katman oluşacak kadar eleyeceksin dedi. Eleği üzerine yine ters vaziyette koyacaksın dedi. Ceketini çıkarıp iç yüzü üste gelecek şekilde koyacaksın ve arkana bakmadan döneceksin dedi.
Sabah namazına iki saat kala yine gidip 150-200 metre mesafede izleyeceksin dedi. Sabah ezanı okunduktan sonra güneş doğmadan tan vakti gidip külün üzerini açacaksın ve o külde bir işaret göreceksin dedi. O işareti ya çizip bana getireceksin ya da resmini bana getireceksin ben sana nerede ve ne kadar derinlikte olduğunu hatta kaç adet bile olduğunu söylerim dedi. Arkadaş değişik hocalardan farklı şeyler duyduğunu söyleyince adamın söylediği aynen şu oldu. Bu işin hocalığı olsaydı ben evliya olurdum oğlum dedi. Her şeyin bir bileni vardır. Ben hocaları kötülemiyorum arkasından namazımı kılıyorum bunu dinim emretmiş lakin hocanın görevi farklıdır. Evliyalar bilir fakat onlar da dünya malına meyletmezler dedi. Bu son söz de o adamın gerçekten Müslüman olduğuna büyük bir kanıttı.
