Define İşaretleri AnlamıErmeni Gömüleri

Definecilerin Yaşadığı Esrarengiz Olaylar

Definecilerin Yaşadığı Esrarengiz Olaylar

Başımdan geçen bi olayı anlatmak istiyorum. Ben dahil 5 Arkadaş kazı yapmaya gittik, yer müsait olduğu için gündüzden başladık. 2 3 metre derken akşam oldu. Neyse biz halen devam vakit gece yarısı oldu umutlar tükendi. İşi bıraktık yorgunluktan sabahı burada edelim dedik. Araba uzak mesafedeydi.

Neyse o yorgunlukla herkes uzandığı yerde uyuyup gitti. Bense sivrisinekler rahat vermediği için uyuyamadım. Gözler kapalı uyumaya çalışırken uzaktan davul sesi gelmeye başladı. Dedim her hal bana öyle geliyor. Neyse bu ara ara bakıyor davul ama her defasında dahada bi yakından gelmeye başlıyo. Sanki bi teyp ‘in sesini yavaş yavaş acar gibi. Ses nerdeyse 20 metreye kadar yaklaştı ben başladım okumaya. Okuyorum, okuyorum yok yanlış oldu diyorum. :) Arkadaşlarıda kaldırmak istemiyorum. Hani bana öyle geldiyse şimdi alay etmesinler sonradan diyom :)

Neyse baktım bi arkadaş uyku sersemiyle yüzündeki sivrisineği eliyle kovmaya çalışıyor. Salladım bunu uyandı. Dedim Sende duyuyor musun ? Dinle bak diye. Bana şöyle cevap verdi bende ta ne zamandır duyuyorum da bi türlü uyanamadım dedi. Birazda arkadaşla dinledik sonra bu okudu sesler kesildi sonrada gün ağardı. :)

Cevap: Kazı yaptığınız alanın etrafında düzlük bir yer varmı ?. Yada ağaçlık alan, kavak tarlası tarzında bir yer. ? Eğer bu tarz bir yer varsa büyük ihtimalle orada cinlerin düğünü vardır. Çünkü onlarda düğünlerinde davul zurna kullanıyorlar.

Tüylü Yüzleri Vardı

Başka Bir Olay: 10 yaşında babaannemin gecekondusunda kalıyorum. WC dışarda olduğu için tek başına gitmeye korkuyorum. Genelde babaanne dediğim gibi uyanan insan bir türlü uyanmadı bende nerden cesaret geldiyse tek başına gitmeye karar verdim. Bahçeye çıktığımda bildiğiniz köy düğünü gibi bahçede halay çeken cinler davul zurna her şey var. Aradan 25 yıl geçti hala dün gibi gözümün önünde. ( Neye benzediklerini bir türlü tam olarak hatırlayamıyorum ama bir 2 yaşında çocuk boylarında tüylü tüylü yüzleri vardı sanki .:)

Sesi Ensemdeydi

Arkadaşlar bir gün gece saat 24 civarı evimin yanındaki bakkalla sohbet ediyoruz. Arkadaş bana dediki abi bizim köyde bir yer var eski mezarlık var, oradan çok şeyler buldular. Bir cihaz olsada gitsek dedi. Bende arabada cihaz var gitmek istersen gidelim dedim. Neyse fazla uzatmayım biz yola koyulduk gidiyoruz. Ama arkadaş psikopat hiç bir şeyden korkmayan deli dolu birisi. Netice köye vardık köyün kıyısında bir yer abi dedi bu saatte burada domuzdan başka bir şey olmaz dedi. Herkes yattı dedi bu arada saat 2 gibi oldu tabi.

Gece yarısı biz arabayı yüz metre kadar ileriye park ettik elimize cihazı aldık koyulduk aramaya. Bu arada bende bıçak var devamlı taşırım arkadaşa verdim al dedim domuz gelirse en azından kendimizi koruruz. Tabi biz araziyi geziyoruz cihazla. Bu arada bir sinyal aldık yeri tam tespit etmek için çapraz gelmek istedim ensemde bir nefes sesi. Aman Allahlım. Öyle nefes mi olur. Derin derin ben hiç aldırış etmedim yürüyorum. Aynı nefes sesini arkadaşta duyuyormuş ama oda hiç seslenmiyormuş.

Neyse biraz sonra adım attığım yerden çatırtı sesleri gelmeye başladı söylemesi ayıp kafam biraz iyi ne yalan söyleyeyim. Ardadaşa dedim ki domuz geliyor her halde. Sağa sola iyi bak . Onun kafası normal tabi bana dediki abi bu domuz değil buradan acil gitmemiz lazım. Ben ona diyorum bas bıçağı domuzsa, o diyor abi ne olur buradan gidelim. Beni ikna etti oradan ayrıldık. O çatırtı sesini tarif edeyim, kuru ağaç dallarını üst üste koyarsın ayağınla üzerine basarsın ya aynen öyle. Bir sesti yola çıktıktan sonra bana söyledi abi burası cinlerin elinde demez mi ! o günden sonra oraya bir daha gitmedik.

Suyun Kesilmesi

Arkadaşlar bundan 4 yıl önce iki dağ arası bir vadide çalışma yapıyorduk. Çalışma çok uzun ve günlerimizi aldığı için tesisatlı ve hazırlıklı gidiyorduk. Yalnız yanlış giden bir şeyler vardı. Oraya ne zaman gitsek içimizde bir huzursuzluk ve bir birimizi kırıcı konuşmalar oluyordu. Oysaki içimizde yabancı yoktu, kardeşlerim ve dayılarımdı. Hepimizin içi daralıyor ve hemen yoruluyorduk. Ağzından hiç küfür çıkmayan yakınlarım kendi kendilerine küfürlü konuşuyorlardı, uykumuz geliyordu.

En son olay, içme suyumuz bitmişti. Biraz aşağıda küçük pınar vardı. Suyun başına gittiğimde su kesildi. Tekrar yukarı çıkarken aktı. yanına gidince, tekrar kesildi. Tekrar yukarı çıkarken aktı. Olayı bizimkilere anlattım, onlarda aşağı indiler ve durum aynıydı. Dayım ne var ne yok toplayın gidiyoruz dedi ve o yeri bıraktık ve evlerimize dağıldık. O gece içimizden 3 kişinin göğsü sıkılarak bayılmış. Sabah konuştuk ve hepsi de arkamdan ağır bir şey geldi ve göğsüm daraldı dedi, hepsinin benzi atıktı.

Kapak Taşı

efendim, bizim köyde bundan yaklaşık 40 sene öncesinde babamların yaşadığı bir olayı sizlerle paylaşacağım. O zamanlar babamlar gençler ve bu işlere meraklılar. Anlattığına göre civar köylerden de arkadaşlarıyla 7 kişilermişdi. Bizim köyün girişinde bir evin arka tarafına doğru bayırın yamacında yüklüce bir ganimet olduğu çok eskilerden beri söylenegelirmiş. Babamlarda bu söylentiler üzerine o mevkide bir keşif yapıyorlar. Ve bi yer tespit ederek kazmaya başlıyorlar. Yaklaşık 2 metre kazdıktan sonra bir kapak taşına denk geliyorlar. Taşı kaldırıyorlar bir de bakıyorlar ki dibi bucağı görünmeyen bir kuyu. Ve içeriden garip sesler geliyor. Bunun üzerine korkmaya başlıyorlar, kapak taşı tekrar kapatarak üzerinede biraz toprak yığarak oradan ayrılıyorlar, hikaye bu.

Arkadaşımı Çarptılar

Kazdığımız yerin boş olmadığından emindik. Yaklaşık 2 metre kazdıktan sonra sert bir rüzgar çıktı. Dur dedim çünkü böyle bir şey olunduğunda direk olarak orayı terk etmemiz gerektiğini biliyordum. Yaklaşık 10 dakika daha devam etti. Devam ederken köpek havlaması gibi bir sesin gelmesiyle arkadaşımın küreği elinden düşürüp tuhaf bir şekilde ayakları tersmiş gibi koşmaya başladı. Sonra değişik bir ses tonuyla hırlaması beni çok korkuttu. Bende kaçmaya başladım. Hala çok korkuyorum.

Eve Getirdiğimiz Kilise Taşı

Eşim yeraltı kilisesinden üzerinde işaretler olan taş getirdi. Ticari olarak düşünmedik dekor olarak salonumuza koyduk. Ama taş eve girdikten sonra eşimin bütün işleri sağlığı bozuldu evde bereket kalmadı. Bi ara üç ay evimizde yoktuk, döndüğümüzde kapılarda mutfakta kahverengi lekeler vardı. Sirkeli suyla sildik çıktı. Sonra evde elektronik eşyalar bozuldu. Taşı yerine koymamızı söylediler, eşim koydu evde devamlı dualar okuduk ama bir türlü evden sıkıntı gitmiyor. Gelen misafirler oturamıyor ağırlık çöküyor evimizin bereketi hiç yok.

Cin Düğünü

Olay gerçek ne eksik ne fazla tamdır. Ayrı ayrı dinlediğim insanların anlatımı.. 1975-80 ler… Konu sahibi şahıs” nerde bir düğün eğlence ortam var gider. Eski mobiletler vardır pejo marka, sonra gitmediği ayak basmadığı yer yoktur.. Genç iken kazı gömü de aramış. Evinin bahçe sınırında eski yapı var ve aynı noktayı ara ara kazdığı söylenir.. Garip bir ademoğlu. Lakabı ile uzaktan yakından alakası da yok. Belkide başından geçen olaydan sonra böyle oldu bilinmez. Düğün sahibi ev ev gezer. Haftaya düğünümüz var der.. Kart köy yerinde ne gezer.. Cumartesi akşamı oyunlu eğlenceli pazar akşama kadar olur bizim buralarda düğünler. Mesafe uzak ama kafaya koymuş gidecek.

Atlar mobilete yola koyulur akşam vakti kestirmeden gidip yolu kısaltacak ya güya. Kaybolur. Mobileti kenara çeker! davul sesi duyar. Ha der yeri bulduk… Sonra mı! girer oradakilerin içine ne masa vardır ne sandalye. Çember kurmuş bir grup girer oda çembere ortada sarma evet bildiğimiz yaprak sarma kişner atlar köpekler ne at vardır ne köpek. Önce anlamaz tabii az bir zaman geçer.. Bir şeylerin ters gittiğini anlar. Oradakilerin ayaklarının ve ellerinin tuhaflığını.. Korkar fakat belli etmez.. Oynar bir müddet… Kendi de bilmez ne kadar kaldığını.. 3. gün sonra bulurlar yanık ovada bir kuyunun yanında incir ağacının dibinde… Yediği sarmadır incir yaprağından lakin içindeki katır pisliği.. Neyse olan olmuş dili tutulmuş konuşamaz. Hoca doktor reset format. Kendine zor gelmiş…

Köpek İzi

Yaz sonu plan yaptım 1 hafta yaylaya gideceğim. Bir mağara var dediler içinde kök boyadan sanat eserleri var. Ekmek eden kadın. Öküz ile çift süren adam vs.. Heyecan var tabi, çünkü ben mağaracıyım. Türkiye’de 35 binin üzerinde mağara var benim de ilgi alanıma giriyor. Ve yeri bilen biri ağız ucuyla bölgeyi söyledi. Bende tam teşkil gittim. Ara ara sonuç yok.. Tekim.. Hava yavaş yavaş kararıyor. Bindim motora kendi yaylamıza çıktım.

Bi amcaoğlum var çok samimiyiz, ava gideriz, balığa gideriz yaşça da büyüktür benden. Neyse bir yerden bahsetti. Yere eşek kırıldı derler. Dik bir yokuş rakım 1700lerde, bir soğuk gelmiş eşekler telef olmuş. Orda birileri kazı yapmışlar. Bende makine olduğunu bildiği için bi bakalım dedi. Belki 1.5 saat yürüdük.. Bölgeye vardık. Açtım makinayı. Dal kesmeye yarayan orak ile satır arası bir keski aleti bulduk. Küçüklerden ok uçları ve kılıç elimize geçti, yatağan Osmanlı kelle makası üzeri işlemeli. Ve. Hala ışıl ışıl. Sıradan birine ait olmadığı belli.

Köpek İzi Asıl konu

Asıl konuya gelince. Birde buraya kadar geldik. Kömür karasına gidelim dedi. Ne var orda dedim. Ya kayalar var etrafını kesmişler ama yarım kalmış bitirememişler deyince ben mezar filan dedim. Bu işlerden zerre anlamaz. Ona göre kaya taş hepsi aynı. Neyse 40 dk yürümüşüzdür. Dediği noktaya gelince rüzgar başladı. Bi anda üşüme. Geldi. Açtım makinayı. Kayalara baktım. Bir kaya dümdüz çubuk gibi belli aralıkla konulmuş. Yüksek bir kayaya çıktım olduğu yere baktım 5 gen oluşturmuş çubuk kayada ortada. Sanki yemek masası. Az ilerisinde makine ses verdi kazmaya başladım. Toprağın rengi siyaha yakın. Taşı yok kırık dağılmış bir yüzük gibi bir halka buldum.. Acıkıyor insan temiz hava yol yürümüşüz.. Bir şeyler atıştıralım dedim.

Kazdığım yerin önündeki uzun taşa serdik. Rüzgar daha çok esmeye başladı. Amcaoğlu 15 dk da 3 kez hadi gidelim!! hayırdır birden ne oldu. Bir iki gereksiz bahane filan buldu. Toparlandık. Makinayı çantasına koyacağım kazdığım yerin önündeyim baktım toprağın üzerinde köpek ayağı izi var. Taze toprağın üstünde. İyide 2 metre mesafede düz alan. Mümkün mü bir hayvanın yakınımıza kazdığım taze toprağın üstüne basması. Aşağı inerken nede sonra bu konuyu ona hiç anlatmadım. Gerçi 15 dk da 3 kez gidelim dedi nedenini söylemedi. İstem dışı. Tuhaf garip bir olay.

Çubuk Ucundaki Sinek

Bir arkadaşım beni aradı Ceyhan tarafında bir yer var çiftlik evi, su sıkıntısı var bir yardımcı olabilirimsin dedi olur dedim. Birkaç gün sonra gitmek için sözleştik giderken çubuklarımıda aldım. Dağın eteğinde büyükbaş hayvan çiftliği adamla tanıştıktan sonra su sıkıntısı çektiğini bulursanız size koyun keseceğim dedi. Tamam bulalım sen koyunu fakir fukaraya dağıt bize bir çay demle yeter dedik. Biraz dolaştım eski yaşantı yeri beraber gittiğimiz arkadaşla iki yer tespit ettik buralardan çıkar dedik su.

Bizi ilgilendiren mevzuya geldik. Sonra arkadaş senin burada eski yaşantı yerleri var biraz baksak sorun olur mu dedik, istediğiniz gibi çalışın bulduğunuzda sizin olsun dedi. Sunaklar üzüm sıkma yerleri var sunaklar fakir di ellemedik. Çubuklarla dolaştık bizi 30mt ileride incir ağacının oraya götürdü baktık ki açılmış orası. Adama burayı siz mi açtınız dedim yok diyerekten geçiştirdi. Sonra biz tekrar dolaşmaya başladık. Dağa doğru bizi yönlendirdi birinci tepeye çıktık tekrardan çubuklarla baktım bir incir ağacının yanına götürdü, önünde taş yığmalar vardı. Tekrardan tuttum çubuğu bir sinek çubuğun önüne konuyor, çubuk deli gibi hır sağa bir sola dönüp duruyor. Kovuyorum sineği tekrardan gelip konuyor bir türlü çubuğu kullanamıyorum.

Baktım nefesim kesilir gibi oluyor, dedim bunlar cinconlarin işi. Oturdum yere dua okudum 33 tanede ayetelkürsi okudum tekrardan çubuğu tuttum sinek yok bu sefer. Daha yukarıya götürüyor en tepeye çıktık orda tuttum. Orası düz bir alandı, bir yere götürdü bizi. Sonra arkadaş telefonla aradım mevzuyu anlattım. Oda orada çalışmayın adamlar haince düşünüyorlar moraliniz bozulur dedi. Bizde yok öyle bir şey onlar aşağıda dedim sen bilirsin dedi. Bana önünde bir kaya var onun altında saklı olan dedi çubuklarla arası 1 mt anca var tamam dedim başladık çalışmaya.

Devamı Kayayı Kıramadık

3 saatte kayayı kıramadık baya bir zaman sonra manivelayı kayaya taktik kaldıracağız 4 arkadaş hepimiz tuttuk tam kaldıracağız bunlar abi biri bizi itiyor dedi elleri kaydı yek benim elim kaldı demirde. ayaklarımın ortasından güç alıyorum nafile elimden kaysa ayağımı parçalayacak biri beni çektiği gibi fırlattı demir pantolonu yırttı, sadece ucuz kurtulmuştum.

Benimle gelen hoca bir arkadaş var buradan gidelim sonra geliriz korumaya aldım ama telefonla konuştuğumuz arkadaşı aradık boş verin gelin dedi aşağı indik inerken ben dört sefer düştüm Allahtan bir şey olmadı. Çiftlik sahibinin yanında 3 kişi daha var ne oldu bulamadınızmı diye sordu. Yok sonra tekrardan geliriz bunca saat yukarda bulamadınızmı şimdi bizimi yiyorsunuz demezlermi. Bana bakin çok merak ediyorsanız bizimle gelirdiniz yukarı burada böyle konuşarak ne demek istiyorsunuz biraz çıkışınca sustular yukarda eşilen yer belli gidin çıkarın dedik. Sonra yola koyulduk, arkadaşın söyledikleri aklımıza geldi hocayla bunları konuşarak adanaya vardık. O arkadaşsın yanına gittik. Ben size demedim mi bunlar hainlik düşünüyor diye. Neyse baya bir zaman sonra oğlu çıkmış çalışırken ayağını kırmış. Sonrasında çiftlikte bunları rahatsız etmişler bizi aradılar durumu anlattılar siz bize böyle davranırsanız onlarda. Size böyle davranır diyerek telefonu kapattım.

Gece Gördüğüm Kız

Merhabalar, Sizlere başımdan geçen bir olayı anlatmak istiyorum. Olay başımdan geçeli 1 yıl oluyor gece uykum gelip yatmak istediğimde yatağıma uzandım ayak ucu tarafım kapıya bakıyor normalde kapımı kapatıp yatarım sesten yatamam.

O gün açık bıraktım yatağa uzandım bir ara dalmışım sonra uyanır gibi oldum uyandım karşıya baktığımda kapımın ilerisinde koridorda böyle kız çocuğu 7,8 yaşlar belkide en fazla 10 yaşlarda. Kız çocuğu beyaz bir gecelik gibi giyinmiş. Diz kapaklarının altına kadar yerde saçları, böyle karman çorman dağınık dik böyle saç baş karışık. Çirkin ama çok çirkin gözleri mavi böyle boncuk gibi ayaklarına baktığımda en çok o zaman korktum ayakları tersti. Bırakın duayı sureyi, besmele çekemiyorum. Annemlere seslenmek istiyorum konuşamıyorum. Sanki felç oldum sadece gözlerin oynuyor nerdeyse 2,3 saate yakın bana baktı durdu sabah namazına doğru yok oldu hala aklımdan çıkmıyor..

Cinler Bizimle Resmen Oynadı

Özel mülk alanındaydık. Yaklaşık 6.5 metrede titanyum çubuklar ile tespit edilen 8 metrelik bir tünelvar. Ve bu tünelin sonunda 4×2.5 ebatlarında bir oda tespit edildi..

Evdeki şömine üzerinde şeytan figürlerini andıran sakallı şeytan ve 3 parmak işaretlerinden yola çıkıtık. Bölgenin tılsımlı ve korunaklı olduğu hesap ettik. Sonra değerli bir hoca ile ince çalışmalar sonucunda karar verildi. Ve çalışma başladı.. Hoca alan temizliği yapıp bölgeyi 4 kapı ile kilitledi.. Çalışma sırasında ev sahiplerini bir korku kapladı işin sonlandırmasını talep etsellerde tespit edilen 6.5 metre derinliğe inilmeden sonuç alınamayacağını ıslarla duymaları karşısında herkes son ana kadar bekledi..

Yaklaşık 6 ile 6.5 metre arasında tespiti yapılan odanın tavanına ulaştık.. Yaklaşık 1 metre kare açılan tavan yoğun yağmurun başlamasıyla bir gün sonraya bıraktık. İş makinesi ile çalışıldığından hem makinenin kayma riski hemde yığılan toprağın kayma riski vardı…

İş makinesi çalıştırmayı sonlandırdığında ufak bir çevre düzenlemesi yaptı ( rahatlıkla çıkmak için ).

Bir gün sonrasında hilti ile tavanda delik açmak için alana gidildi. Odanın tavanı güzelce temizledik Lakin tavan üzerinde bulunan arkadaş nedensiz ürpererek korktuğundan dolayı, kendisini dışarı çekmemizi istedi. Toprak kaymasına karşıda tekrar iş makinesini bekleme kararı alındı..

1 gün sonra iş makinesi geldiğinde tavanın 2 metre toprakla kaplandığı görüldü.. Çalışma başladı lakin toprak alındığında tavan ortada yoktu alan didik didik edildiysede tavanın en ufak emaresine dahi rastlanmadı.. Başta ev sahibi olmak üzere tavanı gören dokunan temizleyen herkes şaşkınlık içindeydi. Birazda hayal kırıklığıyla alan kapatıldı. Çalışma sonlandırıldı…

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.